Pazartesi, Ağustos 12, 2002

Avrupa Tarihi Kentler Birliği’nin 12. üyesi kim dersiniz?




Avrupa Tarihi Kentler Birligi Logo


Avrupa Birliği’ne hangi ülkelerin üye olduğu malûm! Onun alt kuruluşlarından biri de “Avrupa Tarihi Kentler Birliği”. Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun kurucusu Jean Monnet’nin “Avrupa Birliği kültür arayan bir politik yapıdır, şayet yeniden başlayacak olsaydım, kültürle başlardım” dediği gibi, birleşmenin kültürel boyutu da çok önemli. İşte bu amaçla kurulmuş Avrupa Tarihi Kentler Birliği’nin 12. üyesi Türkiye. Birliğe ekonomik açıdan tam üye olmak için uğraşıla dursun, içinde barındırdığı tarih ve kültür mirası ile Türkiye, çoktan Avrupa kültürüne renk katmış durumda. Bu katılım, Avrupa Konseyi’nin 50., Avrupa Ortak Mirası Politikası’nın 25. yılının kutlandığı 2000 yılında sivil toplum örgütleri, Çekül Vakfı ve Bursa Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde kurulan Tarihi Kentler Birliği eliyle gerçekleşti. Bu bölümün sürekli okurları Tarihi Kentler Birliği’nin Antakya, Tokat, Şanlıurfa - sonuncusu geçen hafta burada yayımlanan “Kayseri-Talas-Ağırnas Buluşması”- gibi, Anadolu’nun her seferinde başka bir yerinde yapılan ve adına “buluşma” denen toplantılarını bilirler. Tarihi Kentler Birliği toplantıları, şimdilik kendi alan adı altındaki web sitesi tamamlana kadar “tkb.blogspot.com” adresindeki “web-kütüğü”nde, bir de Birliğin bastırdığı “Yerel Kimlik” dergilerinde belgeleniyor...

Şimdiden bir sonraki toplantının adresini vereyim: Önümüzdeki Eylül’de “Edirne”!

Tarihi Kentler Birliği’nin Kayseri’deki son toplantısından geçen hafta burada sözetmiştim. Bugün kalan yerimi aynı toplantıda yapılan “Yerel Yönetim Hukukunda Çevre ve Kültür Değerleri” paneline ayırmak istiyorum. Yük. Mimar ve Tarihi Kentler Birliği Genel Danışmanı Oktay Ekinci’nin yönettiği Panelin konuşmacıları Mimarlar Odası Kayseri Şubesi Başkanı Aytimur Güpgüpoğlu, Maltepe Üniversitesi Öğr. Üyesi, Tarihi Kentler Birliği Danışma Kurulu Üyesi Prof.Dr. Ülkü Azrak, Yük. Mimar ve Tarihi Kentler Birliği Danışma Kurulu Üyesi Mithat Kırayoğlu ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vacit İmamoğlu idi. Sonunda Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi ve de Tarihi Kentler Birliği Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ruşen Keleş’in genel değerlendirmesini yaptığı Panel’den bende kalan izler:

  • Mithat Kırayoğlu’nun “yasal olanla, meşru olan arasındaki makasın açıklığı”na dikkat çekmesi,
  • Prof. Dr. Ülkü Azrak’ın Ord. Prof. Dr. Sıddık Sami Onar başkanlığında hazırlanan hazırlanan 1961 Anayasası taslağına konulan, ama sonradan metin kesinleşirken “Devlet korur...” diye özetlenerek etkisi azaltılan “çevre koruma” maddesine hayıflanması, sonraki anayasalarda bu konunun daha yüzeysel ele alınması ve bunun diğer kanunlara da yansıdığını belirtmesi, meslek odalarının sivil toplum örgütleri ile karıştırılmaması, sonuncularla işbirliğine gidilerek “proje demokrasisi” yaratılması ve kamu kuruluşlarının ellerindeki tarihi eserlere “kötü davrandığı” saptanan memurlara yaptırım uygulanması önerisi,
  • Prof. Dr.Vacit İmamoğlu’nun “koruyacaksak turizm için değil, kendimiz için koruyalım” diyerek, tarihi eserlerin mutlaka üç boyutlu olarak çocuklara tanıtımını istemesi...




  • Yayın: 1 Ağustos 2002 Milliyet Kültür ve Sanat Eki

    Hiç yorum yok: