Bir “koreografik fırtına” ya da “sessiz diplomasi”...
“Koregrafik fırtına” benzetmesi “The New York Times” gazetesinin dans eleştirmeni Jack Anderson’a ait. Anderson, gazetenin 1 Ekim 2002 tarihli nüshasında yer alan, “Duvarları Patlamak Üzere: Odalar” başlıklı yazısında, “St. Mark’s Church”de (NewYork) izlediği “Silicon Dans Projesi”nden hayranlıkla sözediyor. Bu gösteriyi beğenip, geniş kitlelere duyuran, yalnızca “The New York Times” değil. “Time-Out” dergisi, çeşitli web yayınları, -artık taksilerde de izlenmeye başlanan- “Newyork One” televizyon kanalı, gösterilerin takvimini ve tanıtımını ABD’deki sanat çevrelerine duyurmaktan geri kalmamış.
13 Eylül– 05 Ekim 2002 tarihleri arasinda 5 kentte 11 gösteriden oluşan ABD turnesini tamamlayan “Silikon Dans Projesi”nde, 6 Türk ve 3 Amerikalı sanatçı artistik işbirliklerini sahneye taşımış. Türk tarafı, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü Modern Dans Topluluğu sanatçıları. ABD tarafı, Massachusset’li “Chimerea Pysical Theatre”. Proje, dansçı – koreograf Alpaslan Karaduman ve Burge Öztürk ile ABD’li dansçı-koreograf Mollye Maxner’ın birlikte oluşturdukları “Room” (“Oda” ki bu eser ilk kez “Dans Platform -2 Türkiye” projesi kapsamında 2002 Mayıs’ında Ankara’da oynanmış) , Kelly Parsley in “Table” (Masa), Mikal Evans’ın “Dark Room” (Karanlık Oda) adlı çağdaş dans ve dans tiyatrosu yapıtlarından oluşmuş. Jack Anderson’un “duvarlarının patlamak üzere” olduğunu söylediği “oda benzetmesi” ile içinde yaşadığımız, bizi tanımlayan, kalplerimizde yarattığımız... odalara gönderme yapılmış. Koreografi, “soğuk, acı dolu, girilmesi zor” ve “sıcak, davet edici, esin verici odalar” yaratmış... Karaduman, Öztürk ve Maxner “bizim odalarımızı, odalarımızın bizi nasıl biçimlendirdiğini” göstermişler... “Silikon Dans Projesi” turnesini duyuranlardan Washington’daki Türk öğrencilerin oluşturduğu “Delikodu” haber forumu, bu gösterinin ABD’ye tam da 11 Eylül dolaylarında gelmesinin bir rastlantı olmadığını, “Massachusett’li Chimaera Physical Tiyatrosu ile işbirliği yapan, İslam dünyasındaki devlet destekli tek çağdaş dans grubu Devlet Opera ve Balesi Modern Dans Topluluğunun bir jesti” olduğunu vurguluyor.
Temsillerin Washington DC’daki gösterimi “Kennedy Center” yapılmış ve internet üzerinden bütün dünyaya canlı olarak aktarılmış. “Kennedy Center’a gelemiyorsanız üzülmeyin, internet üzerindeki canlı yayınları izleyin!” diyen web sitesine girip, “Arşiv”i tıklarsanız, bu yayının bir kısmını izlemeniz hâlâ mümkün... “Kennedy Center” web sitesinde “islam dünyası ilintisi” vurgulanmamış. “Türkiye devletinin bir modern dans topluluğunun, böylesi bir uluslararası işbirliği ile ilk kez ABD’ye gelişi” öne çıkarılmış. Bu vesile ile uzun süre İngiltere’de çalıştıktan sonra bu topluluğun kurucularından biri olması için “ana vatana davet edilen” Beyhan Murphy’den de sözedilmiş...
Devlet Opera ve Balesi Modern Dans Topluluğu sanatçılarının geçtiğimiz Pazartesi Turkiye’ye dönmüş olmaları gerekiyor. Bu konuda daha çok bilgi almak isteyenler olursa, aynı zamanda “Modern Dans Toplulugu Sanatsal Koordinatörü” görevini de sürdüren Alpaslan Karaduman’ın e-postası herhalde en kısa yol olacak:
alpaslankaraduman@hotmail.com!
YAYIN: 10 Ekim 2002, Perşembe, Milliyet Kültür Sanat Eki
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder