Bu sabah Barbro Karabuda, gelini Helen Karabuda'nın "The Rift" adlı filmini web üzerinden izleyebilelim diye e-posta yollamış, site adresini de eklemiş. Filmi izlemek için http://www.glimz.net 'e girdiğimde benim bağlantı hızım (ADSL 512K) sitenin indirme işlemlerinden önce yaptığı testi geçemedi. Geçseydi önce fiyatını ödeyip, sonra filmi indirip izleyebilecektim.
"Neler var" diye bakınırken kimi filmler için şöyle notlar çıktığını farkettim (sistem ziyaretçinin IP bilgisinden ülkeyi tanıyor ya):
"This film may not be screened for visitors from 'Turkey'
We do not have rights to screen the film in your country (Turkey). The owner of each film chooses which countries the film may be screened in. We are working to increase the screening rights. Please feel free to continue surfing at Glimz.net, we present many films which may be screened in any country. If you are not surfing from 'Turkey', we would be grateful to hear from you."
"Politically correctness" (birşeyi "zülfiyare dokunmadan" söylemek) kavramının pek güzel bir uygulaması adeta. Meali şu: "Sahibinin gösterim için seçtiği ülkeler arasında bulunmadığınız için, bu filmi sizin ülkenizde gösterme hakkına sahip değiliz! Mamafih Glimz.net'te gezinmeye devam edin. Herhangi bir ülkede gösterilebilen daha bir sürü filmimiz mevcut!"
Neden kimi film sahipleri filmlerinin bu ülkede gösterilmesini istemiyorlar acaba? Türkiye'ye antipati duyduklarından değil herhalde. Olsa olsa "bunlara bir kere gösterirsin, anında kopyalayıp korsan dağıtıma başlarlar" diye düşündüklerindendir. Türkiye korsan ülkeler listesinde mi? Herhalde öyle olsa gerek. "Glimz.net" de bu konuda açıklama yapmıyor. Yalnızca "gösterim haklarımızı genişletmeye çalışıyoruz" diyor.
"Korsan" demişken, dün Radikal'de www.korsankitap.com 'dan sözeden bir yazı üzerine bahsi geçen siteye girip bir baktım. Ana sayfada sitenin http://www.silvertasarim.com/ tarafından yapıldığı yazılıydı. Silver Tasarım'a girip "BİZ KİMİZ ?"e bakınca şu açıklamayı görüyordunuz (imlasına dokunmadan):
"Biz günümüz Türkiye'sinde hala internetin verdigi nimetlerden faydalanmayı yaygınlaştırmaya çalışan Erciyes Universitesi Bilgisayar Müh. Bölümü ögrencileriyiz. Amacımız internetin bize sagladıgı müthiş imkanlardan ülkemiz sektörlerini harekete geçirmeye çalışan bir grup dinamik genciz. İnternetin faydalarını saymakla bitiremeyi. En önemlileri: mükemmel bir kitle ulaşım agıdır, reklam için çok uygun ve yaygındır. Büyümek isteyen İşletmelerimiz için süper bir araçtır. Kendi çapımızda Türk Teknolojisine ve Sanayisine bi katkımız oluyorsa bu bize mutluluk verir. Biz üretken bir toplum hedefleyen bir gurup üniversite öğrencisiyiz. Aslında internet insanlık tarihinin en önemli buluşudur diyebiliriz. Işte biz bu yolda bir rehberiz.. "
Daha ne demeli şimdi? Bilmiyorum... "Uyanıklık" ile Kayseri arasında bağlantı kurmaya da çalışmayacağım. Üretken bir toplumu hedeflerken, başkalarının ürettiklerini onlardan izinsiz alıp yayma üretkenliğini de alkışlayamam. "Mülkiyet" görece bir kavram olarak ele alınabilir elbette. Ama bunun da "politically correct"!, zarif ve yaratıcı yolları var. "Creative Commons" gibi mesela...
Resim: Helen Karabuda
Balesever ve bağlantı hızınız elverişli ise siz girip bu filmi izlemeyi deneyin. "Türkiye'den izlenebilenler" kategorisinde!
"The Rift" İsveç'te Göteborg Film Festival'inde, Umeå film festivalinde gösterilmiş. İsveç dışında Bradford Film Festivali (İngiltere) ve Almanya Hamburg'ta bir yarışmaya katılmış...
Meraklılar için DVD formatında sipariş mümkün: Danssyndrom Njutafilms, 2002
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder