Çarşamba, Nisan 10, 2002

Tarihi Kentler Birliği Tokat Buluşması...



Türkiye’de, bünyesinde tarih ve kültür açısından kayda değer ölçüde “miras” barındıran ve bu mirası doğru koruma yolunda belli ölçütlere uyan kentlerin bir örgütü var; “Tarihi Kentler Birliği”! Bu örgütle, yani “kültür zenginliği” ile Türkiye, AB’ne de girmiş durumda. Türkiye’ninki, Avrupa Tarihi Kentler Birliği’nin 12. üyesi... 100’e yakın belediyenin üye olduğu bu Birlik, her seferinde başka bir kentte toplanarak, öncelikle o kentin, genel olarak da Türkiye’nin kültür mirasının korunması konusunu tartışıyor. İşte bu toplantılardan sonuncusu 22-24 Mart 2002 tarihleri arasında Tokat’ta yapıldı...

Tokat’ta hemşehrilerin oylarıyla işbaşına gelmiş bir “Kent Senatosu” var... Çekül Vakfı’nın girişimi ile kurulan Senato, Tokat’ın, kültür mirasını koruma yolunda çözüm arayan bir kent iken, çözümleri bulup, uygulama aşamasına gelen bir kent olmasında önemli rol oynuyor. Senato, bir taraftan çalışıp, bir taraftan da bulgularını sistematik hale getirerek, “bilgi” üretiyor...

Tarihi Kentler Birliği Tokat Buluşması’nın 22 Mart’taki ilk günü, Tokat ve çevresinde yaşayan el sanatları ve halk kültüründen örneklerle oluşturulan bir sergi, “Selçukludan Günümüze Akan Uzun Yol” ve “Tarihi Kentler Birliği’nin Geleceği” başlıklı panellerle başladı. Toplantı açılışında Tokat Valisi Mehmet Gündoğdu, “Halk oyunları ile kültürü canlı tutmak kolay ama tarihi mirası oyunla canlandırmak zor, kaynak yaratmada bulduğu yaratıcı çözümler getirdiği için gerçek bir sivil toplum kuruluşu olan Kent Senatosu’nun bu bağlamda işlevi çok önemli” diyerek, kamu-yerel-sivil işbirliğini benimsediğini gösterdi... Çekül Vakfı Başkanı Prof.Dr. Metin Sözen’in yönettiği ilk panelin konuşmacıları arasında bulunan Prof. Dr. Raci Bademli, kültür mirası “taşınır ve taşınmaz varlıklar” olarak gruplanırken, onun hep “elle tutulur” şeyler olarak algılandığını, oysa kültürün “elle tutulamayan” şeyleri de içerdiğini vurguladı ve “bir bütün olan kültür zincirinin kırılmaması” gerektiğine dikkat çekti. Bademli, belki de bir “kültür zinciri mühendisliği” disiplininin gelişmesi gerektiğini, bir tür “kırsal yaşam bilgeliği” diye adlandırılabilecek bu “elle tutulamayan” kültürün aktarılmasında ülkemizde “genetik bir sıkıntı” yaşandığını belirtti.

“Tokat Buluşması”nın ikinci gününde kentteki tarihi eserler, Gaziosmanpaşa Üniversitesi Kampüsü ve Ballıca Mağarası gezildi. Son gün, Danişmentliler döneminin başkenti Niksar’a bir gezi yapıldı. “Edirne’den Karsa kadar” pek çok üye kent belediye başkanının, sivil toplum temsilcilerinin ve gönüllülerin katıldığı, Tokat’lıların sıcak dostluğu ile sarılıp sarmalanan bu üç günlük kültür alışverişi sırasında çok şey söylendi, ilginç çözümler üretildi ve kararlar alındı. Ayrıntılar “Tarihi Kentler Birliği”nin web-kütüğünde!


Yayın: 28 Mart 2002, Milliyet Kültür ve Sanat Eki

Hiç yorum yok: